Necmi Sönmez’in Bitmeyen çıraklık, okuduğum gibi başlıklı serisinin ikinci yazısı, şair Anita Sezgener ile kızı Alina Asan’ın nesne-şiirlerinden oluşan She Trew the Rope & Pulled the Lake, İpi Atmış, Gölü Çekmiş* başlıklı şiir kitabını ele alıyor
Yazı: Necmi Sönmez
Anita Sezgener & Alina Asan
Yumuşak, dokunduğunda sıcaklık veren bir kitap düşünün. Tasarımı, çiltipleri, numaralı baskı sayısının yazıldığı kurşun kalemi ve sayfalar arasında imgesel akışla farklılığını daha ilk ele alışta hissettiriyor. Bu Alina Asan ile Anita Sezgener’in, bir anneyle kızının, kendi aralarında geliştirdikleri dilde ortaklaşa şekillendirdikleri "nesne-şiir"lerden oluşuyor.
Elbette "nesne şiir" denince akla ilk gelen Francis Ponge. Ponge’u ilk keşfeden şairlerimizden biri olan İlhan Berk, onun 1942’de yayınlanan kült kitabı Le Parti pris des choses’nu 23 Eylül 1956’da okuduğunda günlüğün şu notu düşmüştü: “Çakıl taşlarını anlatırken bir rahatlığı var, bayılırsınız.”¹ İlginç olan Berk’in hiçbir biyografisinde belirtmese de, çalıştığı Ziraat Bankası tarafından 1964’te Paris’e gönderildiğinde, çoktan Fransızcadan çevirileri yayınlanmasına rağmen dil eğitimi için Alliance française de Paris’e yazılmasıdır. Tesadüfün böylesi herhalde çok zor bulunur ama Francis Ponge yabancılara Fransızca öğretilen bu okulda çalışmaktaydı ve İlhan Berk ile özel olarak ilgilenmişti. Berk, 14 Şubat 1964’te günlüğüne şu notu düşer: “Francis Ponge ile tanıştım. Heyecanlandım.”² Bilmiyorum neden, Alina ve Anita’nın bu kitabını alınca ben de heyecanlandım. Şekillerle oluşan dizelerin ritmi öylesine hızlı beni içine aldıki, 104 safyalık bu kitabı bir çırpıda, sonundan başına doğru karıştırdım. Sevdiğim kitaplara sondan başlarım bakmaya.
Alina ile Anita arasındaki diyalog, bir anne ile çocuğu arasındakini aşıyor. Dört yaşındaki Alina’nın annesine söylediği cümleler nereden bakılırsa bakılsın şaşırtıcı. Anita şair olarak bunların ne kadarına müdahale etti kavramak zor. Zaten küçük bir tanrıca karakterindeki Alina’nın başı sonu olmadan pat pat dile getirdiği duygu yüklü cümleleri hep nesnelerle dolu. Tasarımcı o kadar başarılı bir çalışma gerçekleştirmiş ki, imgelerin bükülmesine, kıvrılmasına yakın bir şekilde cümleler de ritmik bir şekilde kitap sayfalarında dans ediyor. Bir kere. İki kere. Hayır üç kere okunabilecek bir kitap. Keyfi sonradan çıkıyor.
Anadilinden başka bir dilde ilk şiir kitabını yayınlamak her şaire nasip olmaz. Anita kendisine büyük şanslar açan Alina’ya Polonya’da İngilizce ve Türkçe olarak yayınlanan bu kitabında farklı bir bakış getiriyor. Etkilenmemek elde değil.
コメント