top of page
Ezgi Atabilen

Çerçeveden taşan bir vampir hikâyesi


DOT ve Zorlu PSM yapımı Bırak İçeri Gireyim, John Ajvide Lindqvist’in aynı adlı romanından sinemaya uyarlanan 2008 tarihli İsveç yapımı Let The Right One In’in sahne uyarlaması. Daha önce pek çok farklı formda yeniden anlatılmış bir hikâyenin, popüler kültürün suyunu çıkardığı vampir miti klişelerine değmeyen, şiirsel bir yorumu. Bırak İçeri Gireyim’i Ezgi Atabilen değerlendirdi

834 kelime

Bırak İçeri Gireyim, 2019

12 yaşında iki çocuk: Oskar ve Elias. İkisi de onları kendileri yapan varoluşları nedeniyle sosyal tecrit altında yaşamak zorunda bırakılmış iki ‘ucube’.

Oskar, alkolik annesinin babasının keyfî yokluğundan kalan boşluğu doldurmaya çalışarak ama bunu pek de beceremeyerek büyüttüğü bir oğlan. Daha okul yıllarında zorbalıkla tanışmış, baş etme yöntemi olarak da mücadeleyi değil tepkisizliği seçmiş. Diğerlerinin gözünde ‘erkek’ olmakta başarısız; kimsenin, annesinin bile ona doğru soruları sormadığı, cevapları kendi kendine bulmak zorunda kalmış, yalnız bir çocuk.

Elias ise hırpani bir kız çocuğu gibi görünse de çok uzun yıllardır 12 yaşına hapsolmuş bir vampir. Babası zannedilen erkek arkadaşının işlediği cinayetler sayesinde karnını doyurabildiği, bu cinayetler açığa çıkınca da yeni yerlere seyahat edip durmak zorunda olduğu bir hayatı var.

Biri ‘büyüme’, diğeri ‘büyüyememe’ sancısı çeken bu iki çocuk, 80’li yıllarda Stockholm’deki bir apartmanda kapı komşusu oluyorlar. Birbirine hem arkadaş, hem ilk aşk, hem de güç oldukları, yalnızlıklarını paylaştıkları hikâyeleri böyle başlıyor.

Bırak İçeri Gireyim, 2019

Klişelere değmeyen bir anlatı

Pek çoğunuz bu hikâyeyi şiirsel anlatımıyla kültleşmiş, 2008 tarihli İsveç yapımı filmden biliyorsunuz. John Ajvide Lindqvist’in Let The Right One In romanından aynı adla uyarlanan film, bizde Gir Kanıma adıyla gösterilmişti. Senaryosunu bizzat romanın yazarı Lindqvist’in yazdığı bu filmden sonra, 2010 yılında bir de Hollywood yapımı uyarlama çekildi. İzlememiş olanlar bile bu iki yorum arasındaki uçurumu tahmin edeceklerdir.

Daha önce defalarca farklı disiplinlerde tekrar anlatılmış bu hikâye, geçen haftalarda DOT ve Zorlu PSM işbirliğiyle tiyatro sahnesinde prömiyerini yaptı. Jack Thorne’un Londra’daki Royal Court Theatre için hazırladığı ilk tiyatro uyarlamasını esas alan Bırak İçeri Gireyim, popüler kültürün suyunu çıkardığı vampir mitini klişelere değmeden anlatan bu hikâyenin atmosferini sahnede yaratmayı becermiş bir yapım. Hatta sahneden taşıp salona yayıldığını da söyleyebiliriz.

Yönetmen Murat Daltaban Hollywood yapımı filmi izlememeyi tercih etmiş. Daha önce başka bir tiyatro uyarlamasını izleme imkânı da bulamamış. İsveç yapımı filmi izlemiş sadece. Daltaban rejisinin en parlak yanı da filmdeki o şiirsel anlatımı tiyatro dilinde başka bir üslupla yakalamış olması ve yönetmenin o pek sevdiği, hikâyeye de çok yakışan, performansa dayalı bir ifade zemini seçmiş olması. Tan Temel imzalı koreografiyle desteklenen bu seçim hem bu naif olduğu kadar dehşetli hikâyenin korku tarafını besliyor, hem sahnede enerji, gizem ve devinim çizgisini sürekli yukarıda tutuyor.

Daltaban oyunla ilgili verdiği röportajında, sahneye bakışını müthiş özetleyen bir söz söylemiş: “Sahne bir mücadele alanıdır. Oyuncu da bu mücadeleyi kazanmak zorunda olan enerji bütünü.” İşte bu enerji bütününün büyük bölümünün üzerinde aktığı bir ana unsur daha var ki oyunda, sahnedeki başrollerden biri de o sanki: Alper Derinboğaz imzalı dekor tasarımı. Cem Yılmazer ve Kerem Duran’ın atmosferi bütünleyen ışık tasarımı ise bu sezonun tiyatro ödüllerinde ciddi bir aday olacak kuşkusuz. Elias’ı canlandıran Begüm Akkaya bedenini iyi kullandığı performansıyla, karakterinin masum olduğu kadar dehşetli de olan iki zıt tarafını görünür kılıyor. Bizi sahnede 12 yaşında olduğuna inandıran, Oskar rolündeki Atakan Akarsu, bu dramatik hikâyeyi seyrederken izleyiciyi yer yer güldürmeyi başaran yorumlarıyla oyuna lezzet katıyor.

Zorbalık her yerde

DOT, İstanbul’daki bağımsız tiyatro sahnesinin öncü kurumlarından biri oldu hep. Dolayısıyla ekipten daha önce farklı sahneleme biçimleriyle çok oyunlar izledik. Bu kez çerçeve sahnede ve büyük bir prodüksiyonla karşımızdalar. Bu prodüksiyon, hiç şüphesiz farklı kitleleri kendine çekecek, çekmeli de. Biri DOT yapımlarını, Daltaban’ın işlerini yakından takip eden tiyatro izleyicisi, ki onları üzmeyecek, Daltaban’ın ‘çerçeve’nin sınırlarını zorladığı, sahneyle izleyiciler arasındaki mesafeyi kaldırıp attığı bir yapım. Diğeri İsveç yapımı filmin severleri, onlar için daha önce pek çok farklı formda yeniden anlatılmış bir hikâyenin tiyatro dilinde nasıl şekillendiğini izleyecekleri hayli değişik bir deneyim olacak. Bir diğeri ise Zorlu PSM programının takipçisi izleyici. Onlar için de tiyatronun sınırları üzerine kafa açıcı bir izlenim sunacağı kuşkusuz. Fakat oyun en çok filmin finalindeki, o hafızalara kazınan havuz sahnesiyle akıllarda kalacak gibi duruyor. Daltaban rejisi, sualtı prodüksiyonunda oyuncu ve yönetmen Okan Avcı’nın imzasını taşıyan havuz tasarımıyla filmin o etkileyici finalini sahneye taşımayı beceriyor.

Bırak İçeri Gireyim, ister şehirde, ister kasabada, ister köyde yaşasın, bugünün modern insanının kendisinden çok şey bulacağı bir hikâye. Çünkü zorbalık her yerde. Çünkü aslında hepimiz ‘içeri’ girmeye çalışan ötekileriz. Belki de önce duvarı yıkmalı, bizden bir başkasını içeri almalı. Çoğalmak ancak böyle mümkün.

Bırak İçeri Gireyim, 2019

Künye

Sahneye Uyarlayan: Jack Thorne Yöneten: Murat Daltaban

Çeviren: Melisa Kesmez

Koreografi: Tan Temel Müzik Tasarımı: Oğuz Kaplangı

Işık Tasarımı: Cem Yılmazer, Kerem Duran Sanat Yönetimi ve Kostüm Tasarımı: Hande Tomris Kuzu Oblique Land Tasarımı: Alper Derinboğaz İkinci Yönetmen: Doğu Yaşar Akal

Oyuncular: Atakan Akarsu, Begüm Akkaya, Selçuk Borak, Baran Can Eraslan, Uygar Özçelik, Meriç Rakalar, Şirin Kılavuz Sevinç, Tan Temel, Uğur Baran, Umutcan Ütebay Piyano: Yelda Özkurşun, Keman ve Viyola: İdil Sezgin, Kontrbas: Oğuz Alp Erdoğmuş

Yönetmen Yardımcısı: Uğur Baran Oblique Land Tasarımı Ekibi: Egemen Onur Kaya, Salon Mimarlık Afiş Tasarım: Haluk Tuncay İllüstrasyon: Sadi Güran Sfx Make-Up: Murat Polat Sanat Yönetimi Yardımcısı: Selin Ölçen Asistanlar: Umutcan Ütebay, Deniz Karabaş Casting: Gülden Avşaroğlu

Comentários


bottom of page