Michael Rakowitz’in The Invisible Enemy Should Not Exist adlı çalışması, dün Londra Trafalgar Meydanı’ndaki Dördüncü Kaide (Fourth Plinth) üzerinde açıldı
Fotoğraf ve kaynak: The Art Newspaper
Rakowitz’in 2006 yılında başladığı bir proje olan, The Invisible Enemy Should Not Exist, 2003 yılında Irak Müzesi’nden yağmalanmış 7.000’den fazla nesneyi ve Irak savaşından sonra ülkenin dört bir yanında bulunan ve tahrip olmuş arkeolojik alanları yeniden canlandırmayı amaçlamakta. Bu komisyon için Rakowitz, Nineveh'in (şimdi Musul) Nergal Kapısı'nın girişinde bulunan kanatlı bir boğa ile koruyucu tanrının (c. 700 B.C, 2015) DAEŞ tarafından tahrip edilimesi üzerine, Lamassu heykelini yeniden yaratmıştı. Kutlama esnasında, (dün saat 9.30-15.00 arasında) Trafalgar Meydanı'nda pop-up bir kültür merkezi ve etkinlik alanı da halka açıldı. Ayrıca, sanatçı tarafından geliştirilen yeni bir ürün yelpazesinin de lansmanı yapıldı.
Ürünler, Rakowitz'in yiyecek ve konukseverlik konusuna olan ilgisini, kültürel ve politik ayrılıklarla bir Arap atasözü çatısı altında birleştirmek için bir araç olarak görülüyor: A House With A Date Palm Will Never Starve. Heykelin açığa çıkmasıyla birlikte sanatçının limitli sayıda üretilmiş eserleri de satışa çıkarıldı. Her parça, Irak'taki Kerbela'dan elde edilen ve Claudia Roden, Honey & Co. ve Michael'ın annesi Yvonne Rakowitz'in de aralarında bulunduğu şeflerin tarifleri içeren bir kitap eşliğinde bir hurma şurubu tenekesinden oluşacak. Tariflerin tümü, ister periferal ister merkezi olsun, içinde hurma şurubu barındırıyor; zaten The Invisible Enemy Should Not Exist de orijinal Lamassu'nun yıkıldığını gören, savaşın istikrarsızlaştırdığı bir yiyecek için, ekonomiye atıfta bulunan hurma şurubu kutularından ibaret bir heykel.
Comments