top of page
Yasemin Güney Erten

Mekânın, bölgenin ve koşulların dışında

Dijital galeri Artcrowdistanbul, ilk sergisini geçtiğimiz aylarda sanatçı Kezban Arca Batıbeki’nin kişisel sergisi On The Road II ile ziyaretçilerine sundu. Artcrowdistanbul'un kurucusu küratör Şanel Şan Sevinç ile bu yeni platformun oluşum sürecini, dijital galerilerin geleceğini ve küratörlük deneyimine olan yansımalarını konuştuk


Röportaj: Yasemin Erten



Kezban Arca Batıbeki, On The Road II sergisinden bir kare, Artcrowdistanbul Online Gallery, 2020


Fiziksel bir galeri yerine çevrimiçi bir galeri kurmayı tercih etmeniz neye dayanıyor?

İki sene önce ülkemizde yaşanan üzücü bombalama olayları, peşi sıra yaşanan global ve ulusal gerilimler sonrasında Türk sanat piyasası olarak yakaladığımız yükseliş trendinin bir anda sekteye uğraması ile pek çok kişi gibi ben de biraz küskünlük yaşadım. Yaptığımız entelektüel çalışmaların havada kalması, geleceğin bizim dışımızda bağlı olduğu etmenler elimi kolumu bağlanmış hissettirmişti. Bir yandan da çocukluğumdan beri bildiğim tek ifade aracı olan sanat olmadan yaşayamayacağımı, asıl bu süreçlerde hepimizin sanata ihtiyacı olduğunu da derinden hissediyordum. Bu sebeple mekâna, bölgeye ve koşullara bağlı kalmayan bir proje olan Artcrowdistanbul çevrimiçi galeriyi kurmaya 2018 yılında karar verdim. Sınırsız bir şekilde sanatın sadece merkezde, İstanbul’da değil, tüm ülkede periferi için de ulaşılabilir hale getiren demokratik bir ortam sunmak amacını da taşıyan galerimiz pandemiden çok önce temelleri atılmış bir galeridir.


Önümüzdeki yıllarda, VR teknolojisi ve başka gelişen teknolojilerle her türlü çevrimiçi deneyimin artacağını öngörebiliyoruz. Dijital galeriler de bu teknolojik gelişmenin bir yansıması olarak sıklaşacağa benziyor. Peki çevrimiçi galeri deneyimini fiziksel galeri deneyimiyle karşılaştırırsanız neler söylersiniz?

Sanat eseri ile yüzyüze gelmek, onun aurasını hissetmek, onunla birebir iletişime geçmek asla vazgeçilemez bir deneyim olarak biricikliğini koruyacaktır. Ancak yaşadığımız süreç gibi olağanüstü durumlar, bunun dışında yoğun çalışma temposunda olup sanata vakit ayıramayan kitleleri de düşündüğümüz zaman çevrimiçi platformlar da yeni kamusal sanat alanları olarak bir alternatif oluşturacaklardır.


Kezban Arca Batıbeki, On The Road II sergisi, Artcrowdistanbul Online Gallery, 2020


Dijital galerilerin pandemi sonrasında da aynı ilgiyle varlığını devam ettirebileceğini düşünüyor musunuz?

Birbiri ardına açılan ve kapanan, izlemeye yetişemediğimiz sergileri, hiç sergi gezme şansı olmayan kişileri düşünürsek çevrimiçi platformlar sanat adına artı bir değer yaratacağı düşüncesindeyim. Hele ki içinde bulunduğumuz şu pandemi günlerinde sanat bize nefes aldırmaya bu sayede devam edecektir.

Sizce Artcrowdistanbul ile benzer hedeflere sahip başka Türkiye menşeili platformlar doğacak mıdır?

Muhakkak doğacaktır. Kaliteli, emek harcanmış ve titiz çalışılmış her yapım bu noktada değerlidir.


Kezban Arca Batıbeki, Bologna - Day, On The Road II sergisi, 2020


İlk serginizi Kezban Arca Batıbeki’nin kişisel sergisi On The Road II (Yolda II) ile yaptınız. Bu bize galerinizin duruşu hakkında genel bir bilgi veriyor mu? Artcrowd nasıl bir mottoyla çıkıyor? Nasıl bir çizgide işlerle karşılaşacağız?

Kezban Arca Batıbeki farklı teknikleri ve malzemeleri birleştirerek kendi özgün yorumuna ulaşmış, geçmişi ve bugünü iyi bilen ve geleceğe dair öngörülerini çalışmalarına yansıtabilen değerli bir güncel sanatçıdır. Bu özellikleri ile ilk sergimizin onunla açılmış olması bizim için çok değerlidir. Tüm bu özellikleri ile galerimizin duruşunu yansıtmaktadır. Kişisel olarak sanatçının sadece yapıtları ile değil aynı zamanda duruşu ve kimliği ile de var olduğuna inanırım. Kezban Hanım yapıtları, hayatı ve hayata bakış açısı, savunduğu değerleri ve etrafında kurguladığı dünyası ile çok özel bir ruhtur. Bu ruh tam olarak bizi ve gelecekte bir arada olacağımız isimlere dair ipucunu barındırır.


Sanatseverlere 7/24 ve detaylı inceleme imkânı vermek, onları belirli bir mekâna ve zamana kısıtlamamak gerçekten özgürleştirici bir şey. Geçmiş küratörlük deneyimlerinizde eksik ya da geliştirilebilir gördüğünüz şeylerin, Artcrowdistanbul’un kuruluşunda ve oluşumunda ne gibi etkileri oldu?

Kesinlikle. İlk soruda da cevap verdiğim gibi Artcrowdistanbul gördüğüm eksikler üzerine kurulmuş bir deneyimi yansıtır.

Fiziksel sergi küratörlüğü yerine çevrimiçi sergi küratörlüğü sizin meslek pratiğinizde bir özgürlük sağladı mı? Bu iki pratik arasında ne gibi farklılıklar söz konusu? Aslında küratörlük-galericilik pratiğinde bir değişim yaşamadım. Sergimiz küratörü Aslı Biçer ve sanatçımız ile birlikte gerçek fiziki bir galerideymişçesine bir çalışma süreç içine girdik. Tek avantajımız süreyi daha rahat kullanmak oldu. Ne demek istiyorum? Yerleşimini beğenmediğimiz eserleri hızla dönüştürebildik, duvarları rahat boyayabildik gibi...


Kezban Arca Batıbeki, St. Petersburg, On The Road II sergisi, 2020


Tekniği ne olursa olsun her eserde boyut, doku, materyal seçimi oldukça önem teşkil ediyor. Mesela fotoğraf, diğer sanat tekniklerine kıyasla, fiziksel ve dijital arasında en az fark yaratabilecek sanat eseri olsa da boyut seçimi, fotoğrafın basıldığı yüzey (kağıt, levha vs) eseri tamamiyle değiştiren etkenler. Dijital ortam, eseri ister istemez iki boyuta hapsediyor. Galeri özgürleşirken sanat eseri bu açıdan kısıtlanıyor olabilir mi?

Farklı çevrimiçi galerilerin aksine, kullanım kolaylığı, minimal yapısı ile Artcrowdistanbul Online Gallery, her sergiye özel olarak tasarlanan mimarisi ile de merak uyandırmaktadır. Gerçek bir galeri kurgusunda ama sanal ortamda görüntülenebilen bir sanat galerisidir. Galerimiz kullanıcı dostu altyapısı ile, gerçek bir sergi salonundaymışçasına sergiyi gezebilmekte, eserleri inceleyebilmektesiniz. Bu noktada Artcrowdistanbul gerçek mimari bir plan üzerine inşa edilmiş, dijital ortamda mekânı yaratılmıştır. Sergiyi gezerken mimari plan üzerinde nerede olduğunuzu da görebilirsiniz. Eserlerin yüksek çözünürlüklü profesyonel çekimleri tamamlandıktan sonra galeri duvarları üzerinde belirlenen noktalara yerleşimleri sağlanmakta, her sergiye özel olarak da duvarları tasarlanmaktadır. Dilenirse ses ve video gibi farklı medyumlarda sergi alanına eklenebilmektedir.


Örneğin, Kezban Arca Batıbeki’nin sergisi Yolda ismini taşıyordu ve yolda olmaya özlemi içeriyordu, bu sebeple tasarımcı ekibimiz, tüm duvarları iki şeritli bir yol kurgusuna soktu. Ayrıca uzun zamandır birlikte olduğumuz işinin profesyoneli bir danışma kurulumuz var. Bu noktalarda klasik galeri yapısına benziyoruz ancak, ziyaretçilerin dilediği zaman ve her yerden tüm cihazlardan sergiye ulaşabilir olması klasik yapıdan ayrışan noktamız. Durum böyle olunca eserleri hapsetmekten ziyade onları da özgürleştirdik, kapalı galeri ortamında kısıtlı izleyici sayılarından kurtardık. Yapılan özel çalışmalarla sosyal medya hesaplarının yönetimi ile onbinlerce kişiye eserleri gösterebildik. Eserler, izleyicisine kavuştuğu kadar da özgürdür. Bu bence kayda değer bir özgürleştirme.


Satın alım süreci nasıl işliyor? Dijital ortamda beğenilen eser satın almadan önce fiziksel olarak deneyimlenebiliyor mu?

Sergi açılış günlerimizden iki gün önce koleksiyonerlere özel VIP açılış düzenliyoruz. İsteyen koleksiyonerler randevu ile sanatçılarımızın atölyesinde de eserleri yakından inceleyebilme fırsatı buluyor.


Sanatçı seçkinizde belirli bir disiplini ön planda tutmayı düşünüyor musunuz? Layıkıyla sunabileceğimize inandığımız her disiplini temsil etmeye hazırız.


Dijitalleşmenin belki de en iyi yanı küreselleşme dolayısıyla yurtdışı ile bağlantıların artması. Bu bağlamda yurtdışı ile nasıl bir ilişki sağlamayı düşünüyorsunuz? Artcrowdistanbul uluslararası bir platform olabilir mi?

Global ölçekte de tüm dünyadan izleyici çekebilmemiz büyük bir avantajımız. Hali hazırda galerimizin yüzde 25’lik izleyici oranı yurtdışından gelmekte. Amerika’da yaptığım geçmiş çalışmalarım, fuar ve sergi deneyimlerimi Artcrowdistanbul’a aktardım. Ayrıca danışma kurulumuzda yurtdışı temsilcilerimiz de bulunuyor. Bunun dışında ortaklık kurduğumuz yabancı yatırımcı ve takipçilerimiz de var. Çok yakında yurtdışı varlığımızı da görünür kılacağız. Tabi acele etmeden. Süreklilik yurtdışında çok çok önem kazanan bir konu. Bugün sergi aç yarın bir daha gitme yapamazsınız. Bu sebeple yurtdışı için titiz bir çalışma yönetmekteyiz. Yine ayrıca belirtmek isterim ki, fiziki hiçbir galerinin rakibi değiliz, aksine galerilerle yapabileceğimiz işbirliklerine, eş zamanlı sergilere ve ortak projelere her zaman açığız.


Comments


bottom of page