Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nun 2021-22 Sezonu Dans Programı kapsamında 18 Nisan akşamı Spellbound Contemporary Ballet topluluğu Vivaldiana adlı gösterisiyle sahnedeydi. Vivaldiana aynı zamanda, salonun düzenlediği Uluslararası Barok Müzik Festivali’nin de bir parçasıydı. Topluluğun kurucusu ve artistik yönetmeni koreograf Mauro Astolfi ile söyleştik
Röportaj: Ayşe Draz & Mehmet Kerem Özel
Mauro Astolfi, 2015, Fotoğraf: Marco Bravi
Amerika'da sürdürdüğü kapsamlı bir kariyerin ardından doğduğu şehir Roma’ya dönüp 1994 yılında Valentina Marini ile birlikte Spellbound Contemporary Ballet topluluğunu kuran Mauro Astolfi, üretken bir koreografik kariyere ek olarak yoğun bir şekilde eğitimci rolü de üstleniyor. Spellbound Contemporary Ballet topluluğu Astolfi’nin yapıtlarının yanı sıra, Marco Goecke ve Marcos Morau gibi son yıllarda dünya sahnelerinde ünlenen koreografların özel olarak bu topluluk için ürettikleri yapıtları sahnelediği gibi, birçok uluslararası kurum ile işbirlikleri içinde atölye çalışmaları ve etkinlikler düzenliyor. Sözü Astolfi’ye bırakmadan önce Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nun 2021-22 Sezonu Dans Programı kapsamında bu hafta 28-29 Nisan’da Batsheva Dans Topluluğu’nun ünlü koreograf Ohad Naharin’in ikonik yapıtı Decadanse’ın 2021 versiyonu ile, 27 Mayıs’ta da çağdaş dansın yaşayan kraliçesi Maguy Marin’in kendi dans topluluğunun bir çağdaş klasik May B ile sahne alacağını hatırlatalım.
Spellbound Contemporary Ballet topluluğunun Vivaldiana gösterisinden
Performansın özü sizce nedir? Çağdaş performansı nasıl tanımlarsınız?
Bu performansın özü, Vivaldi'nin müziğinin enerjik etkisi ve müzikal yolu ile güçlü bir yakınlık bulmaya çalışmak... Vivaldi'nin, dürtüsünün, müzik besteleme isteğinin bu dünyaları bir araya getirebilecek uyumlu bir anlam bulabileceğini hayal etmesi. Bana göre çağdaş performans, insana saygınlığı ve hakikatini geri kazandırmak üzere gerçek bir çözüm.
Sanatın dönüştürücü gücüne inanıyor musunuz? Nasıl?
Sanatsal ifadenin, insanda sadece çok az şeyin yapabileceği ve sadece birkaç başka deneyimin uyandırabileceği noktalara etki edip dokunduğuna inanıyorum. Sanatsal bir yapıt, kesinlikle, her insandaki gizli dönüşüm gücünü, başka bir şey olmanın ve yapabilmenin farkındalığını uyandırmaya yardımcı olabilir.
"Ustam" olarak tanımlayabileceğiniz veya size ilham verdiğini düşündüğünüz biri/leri var mı, varsa kimler?
Beni birçok sanatçı etkiledi, birçoğu da etkilemeye devam ediyor. Bazıları başlamam gerektiğini anlamamı, bazıları değişmem gerektiğini anlamamı sağladı; bazıları da yaptığım şeyde kimseye benzememe, kendim olma cesaretini bulmama yardım etti. Kimseye benzemeye çalışmadım. Pek çok sanatçı etkiledi.
Spellbound Contemporary Ballet topluluğunun Vivaldiana gösterisinden
Bir iş üretirken hangi kaynaklardan beslenir, nelerden ilham alırsınız? Rüyalarınızın işlerinize etkisi olur mu?
Rüyalar bana çok yardımcı oldu, rüyamda elde etmek istediğim algıyı, uyandırmak istediğim atmosferi, çizimleri gördüm. Bunun dışında, hayatın her yönü bende bir yankı bulabilir ve yaratıcı bir süreci teşvik edebilir.
Eğer zaten halihazırda bir adı yoksa, üzerinde çalışmakta olduğunuz yapıta adını vermeye ne zaman karar verirsiniz?
Yapıtlarımın adı benim için göreceli bir öneme sahip; özellikle gerçekleştirilme anı, fikrin ortaya çıkma aşaması, eserin tamamlandığı veya olgunlaştığı an bir ad vermem için en uygun zaman oluyor. Benim için başlık, işi değiştirebilen ona başka anlamlar ekleyebileceğini veya çıkarabileceğini düşündüğüm bir şey oluyor. Başlıklarla çok sorunlu bir ilişkim var, çoğu durumda sadece estetik bir gereklilik olduğunu düşünüyorum.
Spellbound Contemporary Ballet topluluğunun Vivaldiana gösterisinden
Dünyanın mevcut durumunu değerlendirdiğinizde, bir sanatçı olarak sizin için en önemli ve acil konu nedir?
İnsanların kendileriyle ilişkiye girmekten, derinlere inmekten, kendi merkezleriyle ilişki kuramamayı, kurmanın imkânsızlığını ideolojilerle, "kültür"le ve daha nice güzel söylemlerle örtmüyor olmaktan korkmamalarına yardımcı olmak.
İnsanlığın küresel ölçekte içinden geçmekte olduğu pandemi süreci sizce gösteri sanatlarını nasıl dönüştürmekte?
Sanat her zaman içinde bulunduğu çağa ya da en azından zamanı yorumlama girişimine bir tepki olmuştur. Pandemi kesinlikle bir şeyleri değiştirdi, ancak bunun kendini sanatla ifade edebilmeye dair özgür irade ve özgürlükte nasıl somut bir yankısı olabileceğini hayal etmek benim için çok zor. İnsanlık tarihi trajediler, travmalar, dramlarla dolu. Sanat her yöne gidebilir, gelecek genellikle "yeni bir çağ" kılığında geçmişin bir temsili, bir yeniden sunumu, ancak çoğu zaman durum böyle değil.
Ülkenizdeki gösteri sanatları ortamı pandeminin yarattığı zorlu koşullarla nasıl başa çıkıyor?
Şu anda en belirgin olan sanatsal sistemin maruz kaldığı depresyonun dozunun daha fazla olması. Halbuki kesinlikle sadece biz değiliz bunu yaşayan ancak ben, dürüstçe söylemem gerekirse, diğerlerini göremiyorum, önemli farklılıklar algılamıyorum. Herkes kendi penceresinden dünyanın sonsuza kadar değiştiğini, hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını ve bu nedenle sanat yapmanın yeni bir yolunu hayal etmemiz, düşünmemiz ve tasarlamamız gerektiğini haykırıyor. Belki teknik açıdan sanatsal performansın tadını çıkarma yolumuz değişecek. Ama pandeminin insanlığın vicdanlarının uyanması için bir gelişme olup olmadığına kesinlikle inanmıyorum. Sanat ne olursa olsun yoluna devam edecek.
Vivaldi'nin besteleri modern dans ve neoklasik bale gösterilerinde sıklıkla kullanılmaktadır. Ancak, Vivaldiano’da yaptığınızın sadece Vivaldi'nin müziğini kullanmaktan daha fazlası olduğunu düşünüyoruz. Bu çalışmada Vivaldi'ye yaklaşımınızdan biraz bahseder misiniz?
Vivaldi, müzikal kompozisyonunu, benim içimde bir şeyleri, koreografi yaratma arzumu harekete geçirecek şekilde kullanıyor. Bütün müzisyenler, tüm besteciler içimdeki bu dürtüyü uyarmıyor. Bir besteci içimde titreşim yarattığında, bu titreşimin harekete geçmesine ve genişlemesine izin veriyorum, Vivaldi'nin müziğinin bende uyandırdığı şey de bu.
İstanbul seyircisine Vivaldiana eserinize dair söylemek istediğiniz özel bir şey var mı?
İşlerimizde bir anlam aramayın, en azından bir tane değil, çok şey arayın...
Comentários