top of page
Nihan Karahan

Türkiye’de sanat yarışmaları IV: Üniversite yarışmaları


Türkiye’de plastik sanatlar, hem çok sayıda hem de oldukça uzun ömürlü yarışmayı barındırıyor. Yarışma kavramı sanatla uyumlu bir çağrışım yapmasa da; yarışmalar aslında müze, galeri ve bağımsız sanat kuruluşlarının yanında önemli bir yere sahip. Nihan Karahan’ın hazırladığı yazı dizisi, plastik sanatlar alanında hem devlet hem de özel sektör yarışmalarını güncel konumlarıyla ele almayı amaçlıyor. Dizinin bu dördüncü yazısı, devlet tarafından düzenlenen yarışmaları ele aldıktan sonra ve de özel sektördeki yarışmaları incelemeden önce, ikisi arasında bir çeşit geçiş ve iletişim alanı oluşturan üniversitelerdeki yarışmaları odağına alıyor

Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’ndeki yarışmalar

Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde 2000 yılından bu yana İpek - Ahmet Merey Sanat Ödülleri Yarışması düzenleniyor. Başlangıcında sadece resim bölümü öğrencileri için düzenlenen yarışma, 2005’ten itibaren heykel bölümü öğrencilerinin de katılımına açılmış. Her yıl düzenlenen yarışmaya sadece aynı üniversitenin lisans ve lisans üstü öğrencileri katılabiliyor. Dört nesil koleksiyoner olan Merey ailesinin desteğiyle düzenlenen yarışmanın ilk ortaya çıkışı ise güncel olarak resim bölümünde öğretim üyesi ve üniversitenin resim bölümü başkanlığında da görev almış Prof. Aydın Ayan ile sanata koleksiyonerlik dışında da destek vermek dileğini paylaşan Ahmet Merey’in dostluğuna dayanıyor.

Türkiye’deki mesenlik örneklerinden biri olan bu etkinlik, genç sanatçı adaylarını ve akademide sanat üretimini hem para ödülüyle maddi olarak hem de sergilenme olanağı sunarak manevi olarak destekliyor. Yarışmaya katılan eserlerin Merey ailesi koleksiyonuna girme imkanı da bulunuyor. Eğer Merey ailesinin söz konusu bir eser için satın alma talebi olursa, satış için sanatçının onayı alındıktan sonra; eser, aldığı ödüle ek olarak ayrıca bir ödül tutarı daha karşılığında ve tüm telif haklarını devrederek Merey koleksiyonuna katılabiliyor.

Yarışmada resim ve heykel kategorileri için iki ayrı seçici kurul bulunuyor. Seçici kurullar, üniversitenin resim ve heykel bölümü başkanlıklarının belirlediği en az dört üye ve bir Merey aile temsilcisinden oluşuyor. Resim öğrencilerine üç adet eşit tutarda ödül ve iki mansiyon ödülü, heykel öğrencilerine ise üç adet eşit tutarda ödül sunuluyor. Başarı ödül tutarı 1.500 Dolar veya eş değer YTL.

Bir sanat koleksiyonerinin Türkiye’nin ‘en iyi güzel sanatlar fakültesi’ olarak anılan üniversitenin sanatçı adayı öğrencilerini desteklemesi, bunu on sekiz senedir sürdürmesi, Türkiye’de günden güne yaşam mücadelesi kritik hale gelen sanat alanı ve iş dünyasından sanata destek ver(e)meyenler düşünüldüğünde yaratım için önemli bir yardım teşkil ediyor. Öte yandan; yarışmaya katılımın sadece üniversitenin kendi öğrencilerine açık olması ve üniversitenin resim ve heykel alanında dışarıya açık başka bir yarışma düzenlememesi, Türkiye’nin ilk güzel sanatlar fakültesi olmanın getirdiği sorumluluktan ve alanında verdiği eğitimden doğan beklentiyi ‘içine kapanık’ bu yarışmayla tam olarak karşılayamıyor.

Mimar Sinan Üniversitesi’nde 2017 yılından bu yana bir de Can Ayan Özgün Baskıresim Ödülleri organize ediliyor. Bu yarışma, Prof. Aydın Ayan’ın 2016’da vefat eden eşi Can Ayan’ın hatırasına düzenleniyor. Yarışma Türkiye’de özgünbaskı alanında yarışma eksikliğini de tamamlamayı amaçlıyor. 2018’de 2. edisyonu yapılan etkinlik, genellikle mayıs ayı civarında düzenleniyor. Yarışmaya, İstanbul’daki üniversitelerde lisans ve lisans üstü seviyesinde öğrenim gören; resim, resim-iş, plastik sanatlar, birleşik sanatlar, grafik ve özgün baskı resim bölümlerinden öğrenciler katılabiliyor. Seçici kurul en az altı üyeden ve Ayan ailesini temsil eden bir üyenin katılımından oluşuyor. Yarışma her biri 2.000 TL değerinde beş eşit başarı ödülü veriyor. Yarışmada ödül alan eserler, tüm hakları ile Ayan ailesi koleksiyonu tarafından satın alınmış sayılıyor.

Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde bir yarışma ve bir ödül daha bulunuyor. İlki, Ulus Lions Club’un söz konusu üniversite içerisinde düzenlediği Yeni Arayışlar ismindeki resim, heykel ve fotoğraf yarışması. İkincisi ise resim, heykel ve geleneksel Türk sanatları bölümlerinden ilk üç dereceyle mezun olan toplam dokuz öğrenciye verilen Sakıp Sabancı Sanat Ödülleri. Sabancı Vakfı’nın ödülleri 2017’de 24. kez verilmiş bulunuyor. Mezuniyet birincilerine 40, ikincilerine 25, üçüncülerine 15 cumhuriyet altını karşılığı Yeni Türk Lirası takdim ediliyor. Okulun öğrencilerini diğer üniversitelere kıyasla daha çok yarışma ve ödülle motive etmesi, hem içeriden hem de dışarıdan organizasyonlarla desteklemesi diğer güzel sanatlar üniversiteleri için de bir örnek oluşturuyor.

İstanbul Ayvansaray Üniversitesi ve Plato Sanat: ROTA Çağdaş Sanat Yarışması

Üniversiteler tarafından düzenlenen bir diğer yarışma, İstanbul Ayvansaray Üniversitesi Güzel Sanatlar, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi ve fakülteye bağlı kar amacı gütmeyen güncel sanat kurumu Plato Sanat’ın organize ettiği ve 2018’de ilk defa düzenlenmekte olan ROTA Çağdaş Sanat Yarışması. Bu yarışmaya lise, lisans ve lisansüstü sanat öğrencileri olmak üzere üç kategoriden katılmak mümkün. Değerlendirmeye Türkiye Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı güzel sanatlar liseleri, güzel sanatlar fakülteleri ve sosyal bilimler enstitülerindeki sanat programlarından tüm öğrenciler katılabiliyor. Yarışmanın konusu ise serbest. Resim, fotoğraf, video, yeni medya, seramik, baskı, heykel ve yerleştirme sanatı ve broşürde belirtildiği üzere “görsel sanatların tüm biçimlerinden eser” ile katılınabiliyor. Her kategoride üç esere ödül sunuluyor; bu ödülün tutarı lise öğrencileri için 1.000 TL, lisans için 2 000 TL ve yüksek lisans ve üzeri için ise 3.000 TL İlk yarışmanın seçici kurulu; Prof. Dr. Banu Manav (İstanbul Ayvansaray Üniversitesi GSTMF V. Dekanı), Prof. Dr. Marcus Graf (Yeditepe Üniversitesi’nde akademisyen ve Plato Sanat Daimi Küratörü), Ayşegül Çinici Yazıcı (Plato Sanat Direktörü), Murat Germen (Sanatçı, akademisyen), Doç. Dr. Esra Aliçavuşoğlu (Marmara Üniversitesi’nde akademisyen, sanat eleştirmeni) ve Ömer Özyürek’den (Koleksiyoner, adas.ist’in kurucusu) oluşuyor. Kısa süre önce başlayan yarışmaya son başvuru tarihi 13 Ağustos 2018.

Plato Sanat Direktörü Ayşegül Yazıcı, ROTA Çağdaş Sanat Yarışması’nın, üniversitenin eğitim deneyimi ve galerinin sanat alanındaki tecrübesinin birleşiminden doğduğunu açıklıyor: “Üniversitemiz bilim, sanat ve tasarım arasındaki ilişkinin yeniden yorumlandığı, üçünün uyum içerisinde birlikte var olduğu bir eğitim ve öğretim sistemini benimsiyor. Bu bağlamda Plato Sanat’ın varlığı ve faaliyetleri üniversitemiz için büyük önem teşkil ediyor. Üniversite kampüsünün merkezinde yer alan Plato Sanat, on yılda yaklaşık iki yüz yerli ve yabancı sanatçıyla çalışmış olan bir güncel sanat kurumu. Bu tecrübenin verdiği ivme ile içinde bulunduğumuz eğitim kurumunun misyonu birleşince böyle bir yarışma açmak için uygun bir zemin oluştuğunu söyleyebilirim.”

Plato Sanat, Ayşegül Yazıcı’nın da belirttiği gibi üniversite kampüsünün içerisinde yer alan bir galeri ve yarışmanın sonucunda sanatçılar burada sergileniyor. Yarışma ayrıca başarı ödülü ve sergileme hakkı kazanan yarışmacılara bir günlük “sanat ve kariyer” eğitimi veriyor. Akademisyenler ve uzmanlar tarafından verilecek bu eğitimin dört ana başlığı bulunuyor: Türkiye'de sanat ve tasarım eğitimi, küratör ve sanatçı ilişkileri, profesyonel ve etkin bir şekilde sanatçı portfolyosu oluşturma ve sanat ve kariyer ilişkisi. Bu noktada yarışma benzerlerinden ayrılıyor; ROTA genç sanatçıları sanat kariyeri hakkında bilgilendirerek ve Plato Sanat’ta bir güncel sanat kurumuyla ilk temaslarını gerçekleştirerek, sanatın profesyonel alanına inisiye etmeyi hedefliyor. Mezuniyet sonrası çoğu genç sanatçının akademik sanat eğitiminden sanat piyasasına geçişte yaşadığı zorluklar göz önüne alındığında, yarışma bu uyum sürecini kolaylaştırmayı ve sanatçılara mesleğin farklı yönlerini tanıtmayı amaçlıyor. Ayşegül Yazıcı, yarışmanın sanatçı adaylarına bu bağlamda yol göstermek istediğini belirtiyor: “Genç nesillerde sanat ve kariyer kavramını pekiştirmek; bir meslek olarak sanatı tercih etmeyi düşünen ve bu konuda türlü kaygıları, endişeleri olan sanatçı adaylarına yol gösterebilmek bizim için son derece önemli. Genç sanatçı adaylarına sergi deneyimi ve profesyonel ilişkiler kazandırmak ise bu sürecin doğal bir halkası olarak eklemleniyor.” Gelecekte ise, yarışmanın etkisinin profesyonel alana da genişleyeceğini ekliyor: “Sonuçların sadece galeriler bazında değil sanat piyasasının tüm profesyonel alanlarına zamanla nüfus edeceğini düşünüyoruz.”

Mine Bardak, Uluslararası Katılımlı Genç Seramikçiler Karo Yarışması 2016, Uşak Üniversitesi Başarı Ödülü

Diğer yarışmalar

Üniversiteler tarafından düzenlenen tüm yarışmaları bu yazıda ele almak yazının sınırlarını aşacağı için, diğer yarışmalardan sadece kısaca bahsedebileceğiz. Söz konusu yarışmalar sürekliliklerine göre değerlendirildiklerinde göze çarpanlar şunlar: 2018 mayıs ayında 15. kez düzenlenen Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi’nin Üniversite Öğrencileri İçin Resim Yarışması. Bu sene yarışmaya Türkiye’de 31 üniversiteden 151 sanatçı 213 eserle katılmış. Değerlendirilen 213 eser arasında, üç eser başarı ödülü, üç eser mansiyon ödülü ve bir eser ise Jüri Özel Ödülü ile mükafatlandırılmış, toplam 68 eser sergilenmiş. Sanat yarışmalarına katılarak kariyerlerinde ilerleme sağlamaya çalışan çoğu genç sanatçının özgeçmişinde bu yarışmanın ismiyle karşılaşılabiliyor. Seramik alanında ise şu yarışmaların devamlılığı gözlemleniyor: Eskişehir Anadolu Üniversitesi GSF Seramik Bölümü’nün genç yaşta vefat eden öğretim üyesi anısına düzenlediği Muammer Çakı Seramik Yarışması; uluslararası katılıma da açık yarışma 2017’de onuncu kez düzenlenmiş. Uşak Üniversitesi GSF Seramik Bölümü’nün düzenlediği Uluslararası Katılımlı Genç Seramikçiler Karo Yarışması, 2018’de altıncı kez düzenlenmiş. Bu yarışmanın kazananlarına aralarında TÜPRAG, T.C. Ziraat Bankası ve Medical Park Özel Uşak Hastanesi gibi isimlerin bulunduğu farklı alanlardan birçok kuruluşun ismini taşıyan teşvik ödülü sunması dikkat çekiyor. Bir diğer seramik yarışması ise Sakarya Üniversitesi Sanat Tasarım ve Mimarlık Fakültesi, Seramik ve Cam Bölümü’nün Gizem Frit A.Ş. iş birliği ile düzenlediği Uluslararası Gizem Frit Seramik yarışması, 2018’de sekizinci kez düzenlenmiş.

Güzel sanatlar fakültesi bulunan diğer birçok üniversitede de yarışmalar yapılıyor, ancak bu yarışmalar daha çok bölüm içinde dönem sonu en iyi öğrencileri belirleme amacını taşıyorlar. Örneğin, Gazi Üniversitesi Resim-İş Bölümü’nde mezuniyetle beraber sadece kendi öğrencilerine yönelik bir yarışma düzenleniyor. Hacettepe Güzel Sanat Fakültesi Heykel Bölümü’nde ise aynı şekilde bir Büst Yarışması gerçekleşiyor. Bu tür yarışmalar kurumsal diğer yarışmalara hazırlayıcı bir role sahipler.

Sonuç olarak üniversitelerdeki yarışmalara genel olarak bakıldığında; Mimar Sinan Üniversitesi’nde sanatçı - koleksiyoner ilişkisi, Ayvansaray Üniversitesi’nde ise sanatçı - galeri ilişkisi ön plana çıkıyor. Mimar Sinan Üniversitesi öğrencileri okulun tarihinin getirdiği artıyla, diğer üniversitelere kıyasla vakıflar tarafından daha çok destekleniyor. Kahramanmaraş Üniversitesi’nin on beş yaşına basan yarışması, diğer üniversitelerde birkaç sene yapıldıktan sonra devamı getirilemeyen yarışmalara kıyasla, genç sanatçılara uzun soluklu bir destek veriyor. Son olarak ise, Uşak Üniversitesi’nin teşvik ödüllerinde ve Sakarya Üniversitesi’nin yarışma organizasyonunda görüldüğü gibi, özel sektördeki kurumlar ve üniversiteler arasında genç sanatçıları destekleyen ve de şirketlerine değer kazandıran yarışmalar da düzenleniyor.

Yazıyı yarışma arşivlerine dair bir eleştiri getirerek bitirmek isterim. 2018 senesinde bile hala çoğu üniversitede yarışmalarla ilgili belgelerin; her sene ve her yarışma için yarışma duyuruları, şartnameler, ödül ve sergilenme kazananların listeler, basın bültenleri, yarışma ertelenmişse ilgili açıklamalar, kazanan eserlerin görselleri ve künye bilgileri ile internette düzenli olarak yer almamaları, çevrimiçi katalogların oluşturulmamış olması, paylaşılmış olsalar bile çok gelişigüzel ve özensiz yapılmış olmaları önemli bir problem teşkil ediyor. Aynı sebepten dolayı artık düzenlenmeyen bir yarışmayı devam eden bir yarışmadan ayırabilmek de zor hale geliyor. Bu durum, hem sanatçıların bilgilerine ulaşılmasına özen göstermeyerek kendilerine misyon edindikleri genç sanatçıları destekleme amacına, hem de araştırma yapılmasını sağlayacak kaynakları düzenlemeyerek güncel sanatın takibine ve yazımına ket vuruyor.

Adem Tuğuç, Uluslararası Katılımlı Genç Seramikçiler Karo Yarışması 2012, Hobi Seramik Özel Ödülü

Yorumlar


bottom of page